Antalya Merkez Otelleri

Turkuaz rengi sahili, altın rengi kumsalları, girift Roma mimarisi ve muhteşem tarih öncesi kalıntıları ile Antalya Türkiye’nin en güzel tatil beldelerinden biridir.

Kısa süreli bir tatilde hangi aktiviteyi seçip nereye gideceğiniz konusunda kafa karıştırıcı bile olabilir. Ama üzülmeyin! Mükemmel yaptığınız gezi güzergahını henüz bulamadıysanız Antalya’nın en çok ziyaret edilen yerlerinin bulunduğu rehberimizi inceleyin.

Roma İmparatoru Hadrianus’un şerefine yükselen bu üç kemerli mermer ağ geçidi, zengin karmaşık oymalar ile dekore edilmiştir. Heykel süslemesi sizi Helenistik ve Romalıların eski dünyalarına yolculuğa çıkarıyor. Antalya’nın en etkileyici turistik yerlerinden biri olan bu kapı, bir zamanlar Kaleiçi kasabasına ana giriş olarak kullanılıyordu.

Kaleiçi olarak bilinen eski şehir, labirent yapıda ve sade antika atmosferi yaşamak, nefes almak için mükemmel bir mahalledir. Antalya’da çok sayıda turistik yer, şehrin bu güzel bölgesinde yer almaktadır. Daha önce bir halk mekânı olan otel, şimdilerde lüks butik oteller, ilgi çekici sanat galerileri, küçük hediyelik eşya dükkânları ve egzotik restoranlarla süslüdür.

Antalya Müzesi, zengin Türk mirasının her yönünü sergileyen, her şeyi kapsayan mükemmel bir koleksiyona sahiptir. Medeniyetleri tanımak ve evrensel görüşlerinize farklı bir bakış açısı vermek için Antalya Müzesi’ni mutlaka ziyaret edin. Tüm Türkiye kıyılarında kazı alanlarından çıkan tarihi eserler burada sergilenmektedir.

Antalya’nın en karakteristik simgesi olan Yivli Minare, halen kullanımda olan 13. yüzyıldan kalma bir camidir. Sultan Alaeddin Keykubad tarafından yaptırılan bu Antalya turistik, Selçuklu mimarisinin mükemmel bir örneğidir. Bu sekizgen oluklu milin etrafındaki oyulmuş galeri, şehrin harika panoramik manzaralarını sunmaktadır.

Bu 14 m yüksekliğindeki silindirik kulenin asıl amacı, 2. yüzyılda Eski Limanı güvenlik için izlemektir. Günümüzde neredeyse aynı amaca hizmet ediyor. Bununla birlikte, Eski Liman’ı izlemek yerine, şehrin muhteşem gün batımını ve harika manzaralarını izleyebilirsiniz. Bu, Antalya’nın turistik cazibe merkezlerinden birinde piknik deneyimi yaşamak isteyenlerin favorisidir.

Aspendos, Antalya, Türkiye’de ziyaret edilecek yerler listesinde kesin bir yere sahiptir. Dünyanın en iyi korunmuş devasa Roma arkeolojik alanı olduğu iddia ediliyor. Bu antik kent, Antalya’nın en popüler turistik yerlerinden biri olan ünlü Roma tiyatrosuna ev sahipliği yapıyor. 2. yüzyılda inşa edilen Aspendos, büyüleyici kalıntıları ile sizi büyüleyebilir.

Perge, Antalya’da ziyaret edilebilecek en iyi yerler arasındadır. Hem Yunan hem de Roma mimarisine ait izler taşıyan Perge’dir. Bu şehrin güzelliği stadyum kalıntılarında, enkaz tapınaklarında ve yarı tahrip edilmiş çarşılarında yatıyor. Her ne kadar sonuçta turistik bir yer olsa da diğer ilgi çekici yerlere kıyasla iyi korunamamış olması nedeniyle daha az ziyaretçi çekmektedir. Ancak, sokakları ve tapınakları keşfederken hissedeceğiniz sakinlik ve entrika hissi sizi memnun etmek zorundadır.

Karain Mağarası, Antalya’da görülecek tarih öncesi yerlerden biridir. Bu mağaraların 25.000 yıldan daha yaşlı olduğu söyleniyor. Aşağı ve Orta Paleolitik Silo kalıntıları buradan kazılmıştır. Kemikler, dişler, silahlar vb. İçerir. Mağaradaki yolların bazıları dardır, ancak her şey ilkel çağın ihtişamına bir göz atmaya değer.

Olimpos ve Çıralı ikiz köyleri Antalya’da gezilebilecek yerler listesinde özel bir yere sahiptir. Bu köylerin etrafını saran kıyı şeridi, antik Olympos kentinin kalıntıları ile çevrilidir. Olympos, parti müdavimlerinin cenneti olma ününe sahipken, Çıralı daha kolay ve rahatlatıcı bir tatildir. Bu görkemli cazibe ile plajların ve tarihi kalıntıların mükemmel bir birleşimi sağlanmıştır.

Antalya’da görülmesi gereken yerlerden biri de Damlataş Mağarasıdır. Yaklaşık 15.000 yıl öncesine ait sarkıt ve dikitlerden oluşur. Farklı renkteki kayaların ilginç desenleri, bu mağaraların yüzeyinden çıkan çıkıntılı kayalar maceracı bir keşif yapmanıza olanak sağlar.

Bu mağaralar aynı zamanda ‘Astım Kürü’ mağaraları olarak da bilinir. İnançlara göre, bu mağaralar solunum şikâyetlerini ve astımı tedavi etmeye destektir. Ve böylece, Astım hastaları her gün 4 saat maruz kalma ile 21 gün boyunca buraya gelir ve burada kalırlar. Mağara hastalar için sabah 6 ile 10 arasında (yerel saat) sınırlandırılmıştır.